.: ÖN SÖZ
ÖN SÖZ
PREFACE
Makale Dili: TR
Ücretsiz Erişim
Genel Dahiliye Bilim Dalı olarak her hafta, diğer bilim dallarımız gibi seminer/makale saati yapıyoruz. Her ayın makale/seminer listesi, bir önceki ay içinde aylık olarak belirleniyor. Ocak ayında, Şubat ayı için öneri hazırlarken, Çin'in bir şehrinde -henüz Wuhan'ı ve bu şehrin bağlı olduğu eyalet olan Hubei eyaletinin ismine bu kadar aşina değilken-, Belediye Sağlık Komisyonu Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) etkeni bilinmeyen pnömoni vakaları olduğunu bildirmiş ve DSÖ de 7 Ocak'ta hastalığın etkeninin, bir beta-koronavirüs olduğunu ve adının''2019-nCoV'' olarak belirlendiğini açıklamıştı. Şubat ayını bu yeni virüse ve neden olduğu hastalığa ayıralım demiştim bilim dalında makale/seminer listesini yapmaktan sorumlu öğretim görevlisi Oğuz'a. O zaman bu hastalığın sadece bir ay sonra (11 Mart 2020) pandemi olarak ilan edileceğinden habersizdim. Bundan sonraki 6 ay içinde bu hastalık tüm dünyayı kasıp kavuran bir salgına dönüştü.
Zaman zaman, tüm bu süreçte yaşadıklarımıza, dünyadaki vaka sayısının ben satırları yazarken dahi artmaya devam ettiğine (28.07.2020 itibarıyla enfekte kişi sayısı 16.674.456) hâlâ inanmakta zorlanıyorum.
Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı olarak, tüm bilim dallarımızın işbirliği ile çalıştığımız yoğun bir süreç geçirdik ve geçiriyoruz. COVID-19 tanısı alan araştırma görevlilerimiz, öğretim üyelerimiz oldu. Hasta olmaları yüreğimiz yaktı ama çok şükür hepsi sağlıklarına kavuşup, canla başla görevlerinin başına döndüler.
Pandemi sürecinde hem bilgilerini hızla dünyayla paylaşan meslektaşlarımızdan, hem kendi hasta takiplerimizden elde ettiğimiz tecrübeleri, siz değerli meslektaşlarımızla paylaşmayı görev kabul ettik. Hastalık yeni, etken yeni... Bu nedenle literatür baş döndürücü hızla değişiyor, gelişiyor. Bu kitapta paylaştığımız bilgilerin pandemiyle farklı alanlarda mücadele eden doktorlarımıza yardımcı olması dileğiyle...
Pandemi sürecinde evlerinden, yakınlarından ayrı kalmak pahasına, bir 'bilinmez' ile savaşmaya koşan tüm sağlık çalışanlarının önünde saygıyla eğiliyorum.
Prof. Dr. Gülay SAİN GÜVEN
Editör
Ocak ayının sonunda Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Genel Dahiliye Bilim Dalında akademisyen olarak görevime henüz yeni başlamıştım. Gülay hocam Şubat ayı makale/seminer saatlerinde yeni koronavirüsü (2019-nCoV) konuşalım dediğinde Dünya Sağlık Örgütü'nün günlük durum raporlarını okumaya başlamıştım. Yavaş yavaş her yerde yeni koronavirüs konuşulmaya başlanmıştı. Bölüme gelmeden önce kafamda birçok proje, iş listemde yapmayı planladığım birçok çalışma vardı. Ancak henüz hiçbirine başlayamadan Mart ayında kendimi COVID-19 ile mücadelenin ortasında buldum. 11 Mart'ta pandemi ilan edilmesi ile birlikte hastanemizde de pandemi planı devreye sokuldu. Tüm poliklinik randevuları, elektif ameliyatlar iptal edildi. İç Hastalıkları Servislerimiz COVID-19 servisleri hâline getirildi. Tüm asistanlarımızın görev yerleri ve çalışma saatleri yeniden düzenlendi. İç Hastalıkları Öğretim üyeleri olarak COVID-19 servislerinde konsultanlık yapmamız planlandı. Tüm personele eğitimler verilmeye başlandı. Tüm bu hazırlıkların içerisinde ne yazık ki ilk hastalarımız kendi içimizden birileri oldu. İki asistanımızı hasta olarak servise yatırdık. Birden rüzgâr farklı yöne esmeye başladı. Çin ne kadar uzağımızda olsa da virüsün bize ne kadar yakın olduğunu hissettik içimizde. Gittikçe artan hasta sayısı, değişen çalışma saatleri, tüm dünyadan gelen kötü haberler hepimizin moralini bozsa da tüm anabilim dalı olarak canla başla mücadele verdik.
Akademik hayatımın bu ilk dönemlerinde 100 yılda bir olabilecek bir pandemi ile en ön safta, bir hekim olarak mücadele etmek, yeni gelişen literatürün nasıl oluştuğunu, akademik ortamdaki tartışmaları, doğruları/ yanlışları bir akademisyen olarak gözlemleyebilmek bana çok şey kattı.
Tüm bu deneyimlerimizi Türkiye Klinikleri bünyesinde ''İç Hastalıkları ve COVID-19'' isimli bu kitapta paylaşmış olmaktan mutluluk duyuyoruz.
Faydalı olması dileğiyle...
Uzm. Dr. Oğuz Abdullah UYAROĞLU
Editör
Zaman zaman, tüm bu süreçte yaşadıklarımıza, dünyadaki vaka sayısının ben satırları yazarken dahi artmaya devam ettiğine (28.07.2020 itibarıyla enfekte kişi sayısı 16.674.456) hâlâ inanmakta zorlanıyorum.
Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı olarak, tüm bilim dallarımızın işbirliği ile çalıştığımız yoğun bir süreç geçirdik ve geçiriyoruz. COVID-19 tanısı alan araştırma görevlilerimiz, öğretim üyelerimiz oldu. Hasta olmaları yüreğimiz yaktı ama çok şükür hepsi sağlıklarına kavuşup, canla başla görevlerinin başına döndüler.
Pandemi sürecinde hem bilgilerini hızla dünyayla paylaşan meslektaşlarımızdan, hem kendi hasta takiplerimizden elde ettiğimiz tecrübeleri, siz değerli meslektaşlarımızla paylaşmayı görev kabul ettik. Hastalık yeni, etken yeni... Bu nedenle literatür baş döndürücü hızla değişiyor, gelişiyor. Bu kitapta paylaştığımız bilgilerin pandemiyle farklı alanlarda mücadele eden doktorlarımıza yardımcı olması dileğiyle...
Pandemi sürecinde evlerinden, yakınlarından ayrı kalmak pahasına, bir 'bilinmez' ile savaşmaya koşan tüm sağlık çalışanlarının önünde saygıyla eğiliyorum.
Prof. Dr. Gülay SAİN GÜVEN
Editör
Ocak ayının sonunda Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Genel Dahiliye Bilim Dalında akademisyen olarak görevime henüz yeni başlamıştım. Gülay hocam Şubat ayı makale/seminer saatlerinde yeni koronavirüsü (2019-nCoV) konuşalım dediğinde Dünya Sağlık Örgütü'nün günlük durum raporlarını okumaya başlamıştım. Yavaş yavaş her yerde yeni koronavirüs konuşulmaya başlanmıştı. Bölüme gelmeden önce kafamda birçok proje, iş listemde yapmayı planladığım birçok çalışma vardı. Ancak henüz hiçbirine başlayamadan Mart ayında kendimi COVID-19 ile mücadelenin ortasında buldum. 11 Mart'ta pandemi ilan edilmesi ile birlikte hastanemizde de pandemi planı devreye sokuldu. Tüm poliklinik randevuları, elektif ameliyatlar iptal edildi. İç Hastalıkları Servislerimiz COVID-19 servisleri hâline getirildi. Tüm asistanlarımızın görev yerleri ve çalışma saatleri yeniden düzenlendi. İç Hastalıkları Öğretim üyeleri olarak COVID-19 servislerinde konsultanlık yapmamız planlandı. Tüm personele eğitimler verilmeye başlandı. Tüm bu hazırlıkların içerisinde ne yazık ki ilk hastalarımız kendi içimizden birileri oldu. İki asistanımızı hasta olarak servise yatırdık. Birden rüzgâr farklı yöne esmeye başladı. Çin ne kadar uzağımızda olsa da virüsün bize ne kadar yakın olduğunu hissettik içimizde. Gittikçe artan hasta sayısı, değişen çalışma saatleri, tüm dünyadan gelen kötü haberler hepimizin moralini bozsa da tüm anabilim dalı olarak canla başla mücadele verdik.
Akademik hayatımın bu ilk dönemlerinde 100 yılda bir olabilecek bir pandemi ile en ön safta, bir hekim olarak mücadele etmek, yeni gelişen literatürün nasıl oluştuğunu, akademik ortamdaki tartışmaları, doğruları/ yanlışları bir akademisyen olarak gözlemleyebilmek bana çok şey kattı.
Tüm bu deneyimlerimizi Türkiye Klinikleri bünyesinde ''İç Hastalıkları ve COVID-19'' isimli bu kitapta paylaşmış olmaktan mutluluk duyuyoruz.
Faydalı olması dileğiyle...
Uzm. Dr. Oğuz Abdullah UYAROĞLU
Editör
As the Department of General Internal Medicine, we weekly perform a seminary/article session as do the other departments. The article/seminary schedule of each month is specified in the previous month. While preparing our suggestions for February in January, the Municipal Health Council of a city in China -when we were not that familiar with Wuhan City, which is the capital city of Hubei provincereported the World Health Organization (WHO) that they had pneumonia cases of unknown origin and later on January 7, 2020, WHO explained that the cause of disease was a beta-coronavirus and called it as ''2019-nCoV''. I suggested Oğuz, who is responsible for the preparation of article/seminary schedule in the department, that we should have reserved the meeting in February for discussing this novel virus and related disease. At that time, I was unaware that the disease would be announced as a pandemic just a month later (March 11, 2020). In the next six months, the disease has become an outbreak that wreaks havoc on the entire world.
I sometimes hardly believe what we have been going through over this period and that the number of cases keeps rising even at the time I was writing these lines (as of 28.07.2020, the number of infected people was 16.674.456).
As the Department of Internal Medicine in Hacettepe University, we experienced and have been experiencing an intensive period of working in collaboration with all departments. We had resident physicians and academicians diagnosed with COVID-19. Their becoming ill has torn our hearts out but, thank god, they all recovered and returned back to their work with all their heart and soul.
We take it as our responsibility to share the experiences we gained both from our colleagues, who immediately shared their data with the entire world during pandemic, and from our own patient follow-ups with you, our valuable colleagues. The disease is novel, the agent is novel' Therefore, the literature has been changing and improving at an unprecedented pace. I wish the information we are sharing in this book would help our colleagues that struggle against pandemic in different fields.
I bow respectfully to all healthcare workers who run for fighting with an 'unknown' in this period of pandemic in the expense of being apart from their homes and families.
Prof. Dr. Gülay SAİN GÜVEN
Editor
At the end of January, I had just started as an academician at Hacettepe University Department of Internal Medicine, Department of General Internal Medicine.
When professor Gülay said let's talk about the new coronavirus (2019-nCoV) during the February article/seminar lectures, I started to read the daily situation reports of the World Health Organization. The new coronavirus was being talked about gradually everywhere. Before coming to the department, I had a lot of projects in my mind and a lot of work that I planned to do on my list. But before I started any of them in March, I found myself in the middle of fighting COVID19. With the announcement of the pandemic on March 11, the pandemic plan was started in our hospital. All outpatient clinic appointments and elective surgeries were canceled. Our Internal Medicine wards have been turned into COVID-19 wards. The places and working hours of all our residents were rearranged. As the Internal Medicine Department's academic members, we were planned to serve as a consultant in COVID-19 wards. Training started to be given to all personnel. In all these preparations, unfortunately, our first patients became one of us. We hospitalized our two residents as patients. Suddenly the wind started to blow in a different direction. No matter how far China is, we felt how close the virus was to us. Even though the increasing number of patients, changing working hours, and bad news from all over the world made us unhappy, we struggled with our heart and soul as the whole department.
In these early periods of my academic life, dealing with a pandemic that could happen once in a hundred years, as a physician, to be able to observe how the emerging literature is formed, the discussions in the academic environment, and the rights/wrongs as an academic have contributed a lot to me.
We are pleased to share our experience via this book of Türkiye Klinikleri entitled ''Internal Medicine and COVID-19''.
Hope to be useful ...
Dr. Oğuz Abdullah UYAROĞLU
Editor
I sometimes hardly believe what we have been going through over this period and that the number of cases keeps rising even at the time I was writing these lines (as of 28.07.2020, the number of infected people was 16.674.456).
As the Department of Internal Medicine in Hacettepe University, we experienced and have been experiencing an intensive period of working in collaboration with all departments. We had resident physicians and academicians diagnosed with COVID-19. Their becoming ill has torn our hearts out but, thank god, they all recovered and returned back to their work with all their heart and soul.
We take it as our responsibility to share the experiences we gained both from our colleagues, who immediately shared their data with the entire world during pandemic, and from our own patient follow-ups with you, our valuable colleagues. The disease is novel, the agent is novel' Therefore, the literature has been changing and improving at an unprecedented pace. I wish the information we are sharing in this book would help our colleagues that struggle against pandemic in different fields.
I bow respectfully to all healthcare workers who run for fighting with an 'unknown' in this period of pandemic in the expense of being apart from their homes and families.
Prof. Dr. Gülay SAİN GÜVEN
Editor
At the end of January, I had just started as an academician at Hacettepe University Department of Internal Medicine, Department of General Internal Medicine.
When professor Gülay said let's talk about the new coronavirus (2019-nCoV) during the February article/seminar lectures, I started to read the daily situation reports of the World Health Organization. The new coronavirus was being talked about gradually everywhere. Before coming to the department, I had a lot of projects in my mind and a lot of work that I planned to do on my list. But before I started any of them in March, I found myself in the middle of fighting COVID19. With the announcement of the pandemic on March 11, the pandemic plan was started in our hospital. All outpatient clinic appointments and elective surgeries were canceled. Our Internal Medicine wards have been turned into COVID-19 wards. The places and working hours of all our residents were rearranged. As the Internal Medicine Department's academic members, we were planned to serve as a consultant in COVID-19 wards. Training started to be given to all personnel. In all these preparations, unfortunately, our first patients became one of us. We hospitalized our two residents as patients. Suddenly the wind started to blow in a different direction. No matter how far China is, we felt how close the virus was to us. Even though the increasing number of patients, changing working hours, and bad news from all over the world made us unhappy, we struggled with our heart and soul as the whole department.
In these early periods of my academic life, dealing with a pandemic that could happen once in a hundred years, as a physician, to be able to observe how the emerging literature is formed, the discussions in the academic environment, and the rights/wrongs as an academic have contributed a lot to me.
We are pleased to share our experience via this book of Türkiye Klinikleri entitled ''Internal Medicine and COVID-19''.
Hope to be useful ...
Dr. Oğuz Abdullah UYAROĞLU
Editor
.: İşlem Listesi