.: ÖN SÖZ
ÖN SÖZ
PREFACE
Makale Dili: TR
Ağır sağlık kayıpları olan hasta kişilerin işlevsizleşmiş organlarının nakil yoluyla değiştirilmesi, sağlıklı yaşam hatta vücut bütünlüğünün tekrar sağlanması için hâlen en fazla umut veren çözümü sunmaktadır. Kalp yetersizliği tedavisinde çığır açan, aynı yıllarda gerçekleşen insanoğlunun aya ayak basması ile özdeşleştirilen kalp transplantasyonu cerrahisi alanında çalışanların azim, gayret ve özverileriyle önemli aşamalar katedilmiş; kullanılan cerrahi yöntemlerle, organ alımı ve korunmasının temel ilkeleriyle ilgili tıbbi sorunlar büyük ölçüde aşılmıştır. Ancak kalp transplantasyonu sonrası takip tekniklerinde önemli gelişmelere rağmen, alıcı enfeksiyonları, lenfoproliferatif ve diğer malignitelerin indüksiyonu, renal disfonksiyon ve diğer uç organ toksisiteleri dahil immünosüpresyonun spesifik olmayan yan etkileri ile ilgili sorunlar sürmektedir.
Organ transplantasyonu; doğası gereği iki ayrı kişiye, verici ve alıcıya, iki ayrı ameliyatı içeren tek bir cerrahi girişimdir. Organ nakli teknolojilerinin gelişimiyle modern tıbbın antropoloji, psikoloji, sosyoloji, hukuk ve tıp etiği alanında fikir birliği oluşturma noktası, temel bir hak olarak sağlığın ve iyilik hâlinin yeniden kazandırılmasıdır. Yaşamın sürdürülmesi adına rejenerasyon döngüsü sürekli ve hassas bir denge içinde biyolojik yapının bütünlüğünü, bedenselleşme ve vitaliteyi sağlamakta iken transplantasyonun ontolojik statüsü yaşamı sürdürme çabasının kategorik çerçevesini de belirlemektedir. Kalp transplantasyonu; hastanın tüm biyopsikososyogeist bütünlüğü etkileyen, uyum zorluğuyla birlikte her an bir sorunla karşılaşma ve açık bir ölüm tehdidi karşısında karmaşık ve zorlu bir süreçtir.
Diğer yandan uzun organ bekleme listeleri, bekleme listesinde kaybedilen hasta oranları, kalp nakli sürecinde yaşanan kaotik süreci daha da zorlu hâle getirmektedir. Toplumsal sağlık önceliği olan ileri kronik kalp yetersizliğine bağlı hastalık yükünde, alıcı ile verici sayıları arasındaki uyumsuzluk, transplant adayları aleyhine belirginleşmekte, alternatif tedavi yöntemleri geliştirilme ihtiyacı gündemdeki yerini korumaktadır. Kalp transplantasyonu şansı bulunmayan hastaların sağkalım oranlarının ve yaşam kalitelerinin artırılabilmesi amacıyla biyomekanik dolaşım sistemleri, indüklenmiş pluripotent kök hücre ve gen düzenleme teknolojileri ile biyouyumlu doku eşleniklerinin üretimi yaklaşımları sürdürülmektedir.
Bu doğrultuda ''Kalp Transplantasyonunda Güncel Yaklaşımlar'' kitabında kalp nakli konusu, bütüncül ve multidisipliner yaklaşımla 35 bölümde, 59 yazarın akademik işbirliği ile tıbbi, biyoteknolojik, epistemolojik, sosyal, etik ve yasal boyutlarıyla ele alınmaktadır.
Kalp transplantasyonu alanında üretilen bilginin ve yeniliklerin okuyucuya ulaştırılmasında katkı sağlayacağı inancı ile ''Kalp Transplantasyonunda Güncel Yaklaşımlar'' kitabının yayınlanma sürecine bilimsel katkı veren değerli yazarlara ve akademik yayıncılık anlayışının ürünü titiz çalışmalarından dolayı Türkiye Klinikleri'ne teşekkürlerimi sunarım.
Prof. Dr. Nilgün BOZBUĞA
Editör
Organ transplantasyonu; doğası gereği iki ayrı kişiye, verici ve alıcıya, iki ayrı ameliyatı içeren tek bir cerrahi girişimdir. Organ nakli teknolojilerinin gelişimiyle modern tıbbın antropoloji, psikoloji, sosyoloji, hukuk ve tıp etiği alanında fikir birliği oluşturma noktası, temel bir hak olarak sağlığın ve iyilik hâlinin yeniden kazandırılmasıdır. Yaşamın sürdürülmesi adına rejenerasyon döngüsü sürekli ve hassas bir denge içinde biyolojik yapının bütünlüğünü, bedenselleşme ve vitaliteyi sağlamakta iken transplantasyonun ontolojik statüsü yaşamı sürdürme çabasının kategorik çerçevesini de belirlemektedir. Kalp transplantasyonu; hastanın tüm biyopsikososyogeist bütünlüğü etkileyen, uyum zorluğuyla birlikte her an bir sorunla karşılaşma ve açık bir ölüm tehdidi karşısında karmaşık ve zorlu bir süreçtir.
Diğer yandan uzun organ bekleme listeleri, bekleme listesinde kaybedilen hasta oranları, kalp nakli sürecinde yaşanan kaotik süreci daha da zorlu hâle getirmektedir. Toplumsal sağlık önceliği olan ileri kronik kalp yetersizliğine bağlı hastalık yükünde, alıcı ile verici sayıları arasındaki uyumsuzluk, transplant adayları aleyhine belirginleşmekte, alternatif tedavi yöntemleri geliştirilme ihtiyacı gündemdeki yerini korumaktadır. Kalp transplantasyonu şansı bulunmayan hastaların sağkalım oranlarının ve yaşam kalitelerinin artırılabilmesi amacıyla biyomekanik dolaşım sistemleri, indüklenmiş pluripotent kök hücre ve gen düzenleme teknolojileri ile biyouyumlu doku eşleniklerinin üretimi yaklaşımları sürdürülmektedir.
Bu doğrultuda ''Kalp Transplantasyonunda Güncel Yaklaşımlar'' kitabında kalp nakli konusu, bütüncül ve multidisipliner yaklaşımla 35 bölümde, 59 yazarın akademik işbirliği ile tıbbi, biyoteknolojik, epistemolojik, sosyal, etik ve yasal boyutlarıyla ele alınmaktadır.
Kalp transplantasyonu alanında üretilen bilginin ve yeniliklerin okuyucuya ulaştırılmasında katkı sağlayacağı inancı ile ''Kalp Transplantasyonunda Güncel Yaklaşımlar'' kitabının yayınlanma sürecine bilimsel katkı veren değerli yazarlara ve akademik yayıncılık anlayışının ürünü titiz çalışmalarından dolayı Türkiye Klinikleri'ne teşekkürlerimi sunarım.
Prof. Dr. Nilgün BOZBUĞA
Editör
Replacing the dysfunctional organs of patients with severe health losses through transplantation still offers the most promising solution for restoring healthy life and even bodily integrity.
Heart transplantation surgery, which broke new ground in the treatment of heart failure and was identified with the landing of human beings on the moon, which took place in the same years, has made significant progress with the determination, effort and devotion of those working in the field; medical problems related to the surgical methods used and the basic principles of organ harvesting and preservation have been largely overcome. However, despite significant advances in techniques for post-heart transplantation follow-up, problems remain regarding the nonspecific side effects of immunosuppression, including recipient infections, induction of lymphoproliferative and other malignancies, renal dysfunction, and other end-organ toxicities.
Organ transplantation, by its nature, is a single surgical procedure involving two separate operations for two different persons, the donor and the recipient. With the development of organ transplantation technologies, the point of establishing consensus in the fields of anthropology, psychology, sociology, law and medical ethics of modern medicine is the restoration of health and well-being as a fundamental right. While the regeneration cycle ensures the integrity of the biological structure, somatization and vitality in a continuous and delicate balance for the sake of sustaining life, the ontological status of transplantation also determines the categorical framework of the effort to sustain life. Heart transplantation is a complex and challenging process that affects the entire biopsychosociogeist integrity of the patient, encountering a problem at any moment with difficulty in adaptation and a clear threat of death.
On the other hand, long organ waiting lists and the rate of patients lost on the waiting list make the chaotic process experienced in the heart transplant process even more difficult. In the burden of disease due to advanced chronic heart failure, which is a public health priority, the inconsistency between the number of recipients and donors becomes evident to the detriment of transplant candidates, and the need to develop alternative treatment methods remains on the medical agenda. Biomechanical circulatory systems, induced pluripotent stem cell and gene editing technologies, and production of biocompatible tissue conjugates are being approached in order to increase the survival rates and quality of life of patients who do not have a chance for heart transplantation.
In the book of "The Current Approaches in Heart Transplantation", the subject of heart transplantation is discussed in 35 chapters with a holistic and multidisciplinary approach, with the academic cooperation of 59 authors, with its medical, biotechnological, epistemological, social, ethical and legal dimensions.
I would like to thank the precious authors who contributed scientifically to the publication process of the book of "The Current Approaches in Heart Transplantation" with the belief that it will contribute to the delivery of the information and innovations produced in the field of heart transplantation to the reader, and the Türkiye Klinikleri for their meticulous work, which is the product of academic publishing.
Prof. Dr. Nilgün BOZBUĞA
Editor
Heart transplantation surgery, which broke new ground in the treatment of heart failure and was identified with the landing of human beings on the moon, which took place in the same years, has made significant progress with the determination, effort and devotion of those working in the field; medical problems related to the surgical methods used and the basic principles of organ harvesting and preservation have been largely overcome. However, despite significant advances in techniques for post-heart transplantation follow-up, problems remain regarding the nonspecific side effects of immunosuppression, including recipient infections, induction of lymphoproliferative and other malignancies, renal dysfunction, and other end-organ toxicities.
Organ transplantation, by its nature, is a single surgical procedure involving two separate operations for two different persons, the donor and the recipient. With the development of organ transplantation technologies, the point of establishing consensus in the fields of anthropology, psychology, sociology, law and medical ethics of modern medicine is the restoration of health and well-being as a fundamental right. While the regeneration cycle ensures the integrity of the biological structure, somatization and vitality in a continuous and delicate balance for the sake of sustaining life, the ontological status of transplantation also determines the categorical framework of the effort to sustain life. Heart transplantation is a complex and challenging process that affects the entire biopsychosociogeist integrity of the patient, encountering a problem at any moment with difficulty in adaptation and a clear threat of death.
On the other hand, long organ waiting lists and the rate of patients lost on the waiting list make the chaotic process experienced in the heart transplant process even more difficult. In the burden of disease due to advanced chronic heart failure, which is a public health priority, the inconsistency between the number of recipients and donors becomes evident to the detriment of transplant candidates, and the need to develop alternative treatment methods remains on the medical agenda. Biomechanical circulatory systems, induced pluripotent stem cell and gene editing technologies, and production of biocompatible tissue conjugates are being approached in order to increase the survival rates and quality of life of patients who do not have a chance for heart transplantation.
In the book of "The Current Approaches in Heart Transplantation", the subject of heart transplantation is discussed in 35 chapters with a holistic and multidisciplinary approach, with the academic cooperation of 59 authors, with its medical, biotechnological, epistemological, social, ethical and legal dimensions.
I would like to thank the precious authors who contributed scientifically to the publication process of the book of "The Current Approaches in Heart Transplantation" with the belief that it will contribute to the delivery of the information and innovations produced in the field of heart transplantation to the reader, and the Türkiye Klinikleri for their meticulous work, which is the product of academic publishing.
Prof. Dr. Nilgün BOZBUĞA
Editor
.: İşlem Listesi