.: ORİJİNAL ARAŞTIRMA
Koroner Bypass Cerrahisi Yapılan Hastalarda Preoperatif Lipid Profili
Preoperative Lipid Profile in Patients Undergoing Coronary Artery Bypass Grafting
Turkiye Klinikleri J Cardiovasc Sci. 2008;20(2):91-5
Makale Dili: TR
Tam Metin
ÖZET
Amaç: Koroner arter hastalığında en önemli risk faktöründen biri hiperlipidemidir. Koroner bypass operasyonu geçiren hastalarda uzun dönem greft açıklığı ve yeni tıkanıklıkların oluşmaması için hiperlipidemi tedavisi büyük önem taşımaktadır. Bizim çalışmamızla amacımız koroner bypass operasyonu yapılan hastalarda lipid profilini inceleyip koroner arter hastalığı gelişimi ile lipid profili arasında olası ilişkiye dikkat çekmektir. Gereç ve Yöntemler: Mayıs 2002- Şubat 2006 tarihleri arasında kliniğimizde 1031 koroner arter bypass ameliyatı yapılmış olup, 658 hasta çalışmaya alındı ve olguların %75.8' i erkekti. Çalışmaya alınmama kriteri preoperatif dönemde lipid profili kaydedilmemiş olan hastalardır. Operasyon öncesi hastaların serum total kolesterol, LDL kolesterol, trigliserid ve HDL kolesterol düzeyleri retrospektif olarak kaydedildi. Bulgular: Olguların total kolesterol seviyeleri (mg/dL) %59 hastada normal (<200), %27.4 hastada sınırda yüksek (200-239), %13.4 hastada ise yüksek (>240) idi; LDL kolesterol seviyeleri (mg/dL): %30.4 hastada optimal (<100), %40.7 hastada normal (<129), %17.6 hastada sınırda yüksek (130-159), %7.4 hastada yüksek (160-189), %3.8 hastada ise çok yüksek (>190) idi; trigliserid seviyeleri (mg/dL):%43.3 hastada normal (<150), %28.1 hastada sınırda yüksek (150-199), %26.9 hastada yüksek (200-500), %1.7 hastada ise çok yüksek (>500) idi. HDL kolesterol seviyeleri ise %82.8 hastada düşük değer (<40 mg/dL) idi. Yaş ve cinsiyete göre hiperlipidemi sıklığı karşılaştırıldığında cinsiyet olarak istatistiki bir fark olmamasına rağmen yaş olarak fark vardı. Sonuçlar: Koroner arter bypass cerrahisine giden hastalarda lipid profilinin yakın takibi ve postoperatif dönemde buna yönelik tedavi, uzun dönem greft açıklık oranları sağlanmasında ve yeni koroner lezyonların oluşumunun önlenmesinde büyük önem taşımaktadır. Hasta populasyonumuzda yaklaşık %30 hastada LDL yüksekliği saptanırken, HDL kolesterol düşüklüğünün belirgin olarak yüksek oranda olması özellikle HDL kolesterol düzeylerinin daha yakın takibinin gerektiğinin altını çizmektedir.
Anahtar Kelimeler: Koroner arter bypass; insidans; risk faktörleri; hiperlipidemi
Amaç: Koroner arter hastalığında en önemli risk faktöründen biri hiperlipidemidir. Koroner bypass operasyonu geçiren hastalarda uzun dönem greft açıklığı ve yeni tıkanıklıkların oluşmaması için hiperlipidemi tedavisi büyük önem taşımaktadır. Bizim çalışmamızla amacımız koroner bypass operasyonu yapılan hastalarda lipid profilini inceleyip koroner arter hastalığı gelişimi ile lipid profili arasında olası ilişkiye dikkat çekmektir. Gereç ve Yöntemler: Mayıs 2002- Şubat 2006 tarihleri arasında kliniğimizde 1031 koroner arter bypass ameliyatı yapılmış olup, 658 hasta çalışmaya alındı ve olguların %75.8' i erkekti. Çalışmaya alınmama kriteri preoperatif dönemde lipid profili kaydedilmemiş olan hastalardır. Operasyon öncesi hastaların serum total kolesterol, LDL kolesterol, trigliserid ve HDL kolesterol düzeyleri retrospektif olarak kaydedildi. Bulgular: Olguların total kolesterol seviyeleri (mg/dL) %59 hastada normal (<200), %27.4 hastada sınırda yüksek (200-239), %13.4 hastada ise yüksek (>240) idi; LDL kolesterol seviyeleri (mg/dL): %30.4 hastada optimal (<100), %40.7 hastada normal (<129), %17.6 hastada sınırda yüksek (130-159), %7.4 hastada yüksek (160-189), %3.8 hastada ise çok yüksek (>190) idi; trigliserid seviyeleri (mg/dL):%43.3 hastada normal (<150), %28.1 hastada sınırda yüksek (150-199), %26.9 hastada yüksek (200-500), %1.7 hastada ise çok yüksek (>500) idi. HDL kolesterol seviyeleri ise %82.8 hastada düşük değer (<40 mg/dL) idi. Yaş ve cinsiyete göre hiperlipidemi sıklığı karşılaştırıldığında cinsiyet olarak istatistiki bir fark olmamasına rağmen yaş olarak fark vardı. Sonuçlar: Koroner arter bypass cerrahisine giden hastalarda lipid profilinin yakın takibi ve postoperatif dönemde buna yönelik tedavi, uzun dönem greft açıklık oranları sağlanmasında ve yeni koroner lezyonların oluşumunun önlenmesinde büyük önem taşımaktadır. Hasta populasyonumuzda yaklaşık %30 hastada LDL yüksekliği saptanırken, HDL kolesterol düşüklüğünün belirgin olarak yüksek oranda olması özellikle HDL kolesterol düzeylerinin daha yakın takibinin gerektiğinin altını çizmektedir.
Anahtar Kelimeler: Koroner arter bypass; insidans; risk faktörleri; hiperlipidemi
ABSTRACT
Objective: Hyperlipidemia is one of the most important risk factors for coronary artery disease. For the long term patency of grefts and preventing from new stenozis treatment of hyperlipidemia is very for people who underwent coronary artery bypass profting (CABG) surgery. In this study, our aim is to investigate the lipid profile of the patients who had coronary bypass surgery and to attract attention to the probable correlation between the lipid profile and coronary artery disease development. Material and Methods: Between May 2002 and February 2006, 1031 patients underwent CABG surgery in our center and we studied in 658 patients of all, and 75.8% of them were man. Only exclusion criteria was patients unknown preoperative lipid profile. Patient's total cholesterol, LDL cholesterol, trigliserid and HDL cholesterol levels were collected retrospectively. Results: When we analyze our patient's, total cholesterol levels %59; were in normal group (<200 mg/dl), %27,4 were in the borderline group (200-239 mg/dl), 13.4% were in the high group(>240 mg/dl). When we analize LDL cholesterol levels 30.4% were in optimal group(<100 mg/dl), 40.7% were in normal group(<129 mg/dl), 17.9% were in the borderline group(130-159 mg/dl), 7.4% were in high group (160-189 mg/dl) and 3.8% were in very high group (>190 mg/dl). When we analize the trigliserid levels 43.3% were in normal group (<150 mg/dl), 28.1% were in borderline group (150-199 mg/dl), 26.9% were in high group (200-500 mg/dl) and 1.7% were in very high group (>500 mg/dl). When we analize the HDL levels 82.5% of the patient's HDL levels were low. When we compare the hyperlipidemic patients according to age and sex; sex was not statically significant but age was significant. Conclusion: The follow-up of lipid levels and post-operative hiperlipidemia treatment is very important in the patient group who have CABG surgery for long term patency of grefts and to prevent new stenozis. In our patient group aproximately %30 have high LDL level and low HDL level were frequent, this shows the importance of closer follow-up of HDL levels.
Keywords: Coronary artery bypass; incidence; risk factors; hyperlipidemias
Objective: Hyperlipidemia is one of the most important risk factors for coronary artery disease. For the long term patency of grefts and preventing from new stenozis treatment of hyperlipidemia is very for people who underwent coronary artery bypass profting (CABG) surgery. In this study, our aim is to investigate the lipid profile of the patients who had coronary bypass surgery and to attract attention to the probable correlation between the lipid profile and coronary artery disease development. Material and Methods: Between May 2002 and February 2006, 1031 patients underwent CABG surgery in our center and we studied in 658 patients of all, and 75.8% of them were man. Only exclusion criteria was patients unknown preoperative lipid profile. Patient's total cholesterol, LDL cholesterol, trigliserid and HDL cholesterol levels were collected retrospectively. Results: When we analyze our patient's, total cholesterol levels %59; were in normal group (<200 mg/dl), %27,4 were in the borderline group (200-239 mg/dl), 13.4% were in the high group(>240 mg/dl). When we analize LDL cholesterol levels 30.4% were in optimal group(<100 mg/dl), 40.7% were in normal group(<129 mg/dl), 17.9% were in the borderline group(130-159 mg/dl), 7.4% were in high group (160-189 mg/dl) and 3.8% were in very high group (>190 mg/dl). When we analize the trigliserid levels 43.3% were in normal group (<150 mg/dl), 28.1% were in borderline group (150-199 mg/dl), 26.9% were in high group (200-500 mg/dl) and 1.7% were in very high group (>500 mg/dl). When we analize the HDL levels 82.5% of the patient's HDL levels were low. When we compare the hyperlipidemic patients according to age and sex; sex was not statically significant but age was significant. Conclusion: The follow-up of lipid levels and post-operative hiperlipidemia treatment is very important in the patient group who have CABG surgery for long term patency of grefts and to prevent new stenozis. In our patient group aproximately %30 have high LDL level and low HDL level were frequent, this shows the importance of closer follow-up of HDL levels.
Keywords: Coronary artery bypass; incidence; risk factors; hyperlipidemias
.: İşlem Listesi