.: ORİJİNAL ARAŞTIRMA
Kasık Fıtıklı Çocuklarda Her İki Kasığın Fıtık Tanısı Açısından Ultrasonografi ile Değerlendirilmesi
ULTRASONOGRAPHYCAL EVALUATION OF BILATERAL ıNGUINAL REGION FOR DIAGNOSIS OF ıNGUINAL HERNIA ıN CHILDREN
Turkiye Klinikleri J Pediatr. 2006;15(1):1-5
Makale Dili: TR
Tam Metin
ÖZET
Giriş: Çocuk yaş grubunun en sık yapılan ameliyatı kasık fıtığıdır. Tek taraflı kasık fıtığı olan olgularda karşı tarafta olma ihtimali %10 olarak bildirilmektedir. Kasık fıtığı şüphesi olan olgularda ve tek taraflı olgularda, karşı tarafta fıtık kesesinin tanımlanmasında etkin bir tanı metodu şu ana kadar bildirilmemiştir. Amaç: Klinik olarak kasık fıtığı ve/veya fıtık şüphesi ile başvuran çocukların her iki kasık bölgesinin fıtık varlığı açısından ultrasonografi ile değerlendirilmesi amacı ile ileriye dönük bir çalışma yapıldı. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda 108 olgu incelemeye alındı. Olgular Grup I; 0-24 ay, Grup II; 25-60 ay ve Grup III; 61-180 aylık olmak üzere üç grupta değerlendirildi. Ultrasonografide inguinal kanalın çapının en geniş yerinde 4 mm ve üzerinde olması fıtık olarak değerlendirildi. Fizik muayenede ve/veya ultrasonografide fıtık saptanan olgular ameliyat edildi. Sonuçlar yaş, cinsiyet, fıtık tarafı, prosesus vaginalis genişliği açısından değerlendirildi. Bulgular: Toplam 108 olgunun, ortalama yaşı 50.1 ay (21gün-156 ay), erkek kız oranı ise 4.7 (89/19) idi. Fizik muayenede 115, ultrasonografik incelemede 122, ameliyatta ise 123 kasık fıtığı saptandı. Ultrasonografik incelemede iki olguda yanlış negatiflik, bir olguda yanlış pozitiflik saptandı. Ortalama 2.3 yıl takip süresinde bir olguda ameliyattan 4 ay sonra karşı tarafta fıtık saptandı. Ultrasonografinin özgünlüğü Grup I'de %98.3, Grup II'de %97.5, Grup III'te ise %100 olarak saptandı. Ultrasonografide fıtık saptanan olgularda açık prosesus vaginalisin ortalama genişliği 8.3 mm (4.1-15), fıtık saptanmayanlarda ise ortalama 2.8 mm (1.9-3.9) idi. Açık prosesus vaginalisin çaplarının gruplar arasındaki farkı istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05). Sonuç: Ultrasonografi çocuk kasık fıtıklarında etkinliği yüksek, invaziv olmayan, basit, kullanılabilir bir tanı yöntemidir.
Anahtar Kelimeler: Kasık fıtığı, çocuk, ultrasonografi
Giriş: Çocuk yaş grubunun en sık yapılan ameliyatı kasık fıtığıdır. Tek taraflı kasık fıtığı olan olgularda karşı tarafta olma ihtimali %10 olarak bildirilmektedir. Kasık fıtığı şüphesi olan olgularda ve tek taraflı olgularda, karşı tarafta fıtık kesesinin tanımlanmasında etkin bir tanı metodu şu ana kadar bildirilmemiştir. Amaç: Klinik olarak kasık fıtığı ve/veya fıtık şüphesi ile başvuran çocukların her iki kasık bölgesinin fıtık varlığı açısından ultrasonografi ile değerlendirilmesi amacı ile ileriye dönük bir çalışma yapıldı. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda 108 olgu incelemeye alındı. Olgular Grup I; 0-24 ay, Grup II; 25-60 ay ve Grup III; 61-180 aylık olmak üzere üç grupta değerlendirildi. Ultrasonografide inguinal kanalın çapının en geniş yerinde 4 mm ve üzerinde olması fıtık olarak değerlendirildi. Fizik muayenede ve/veya ultrasonografide fıtık saptanan olgular ameliyat edildi. Sonuçlar yaş, cinsiyet, fıtık tarafı, prosesus vaginalis genişliği açısından değerlendirildi. Bulgular: Toplam 108 olgunun, ortalama yaşı 50.1 ay (21gün-156 ay), erkek kız oranı ise 4.7 (89/19) idi. Fizik muayenede 115, ultrasonografik incelemede 122, ameliyatta ise 123 kasık fıtığı saptandı. Ultrasonografik incelemede iki olguda yanlış negatiflik, bir olguda yanlış pozitiflik saptandı. Ortalama 2.3 yıl takip süresinde bir olguda ameliyattan 4 ay sonra karşı tarafta fıtık saptandı. Ultrasonografinin özgünlüğü Grup I'de %98.3, Grup II'de %97.5, Grup III'te ise %100 olarak saptandı. Ultrasonografide fıtık saptanan olgularda açık prosesus vaginalisin ortalama genişliği 8.3 mm (4.1-15), fıtık saptanmayanlarda ise ortalama 2.8 mm (1.9-3.9) idi. Açık prosesus vaginalisin çaplarının gruplar arasındaki farkı istatistiksel olarak anlamlı değildi (p> 0.05). Sonuç: Ultrasonografi çocuk kasık fıtıklarında etkinliği yüksek, invaziv olmayan, basit, kullanılabilir bir tanı yöntemidir.
Anahtar Kelimeler: Kasık fıtığı, çocuk, ultrasonografi
ABSTRACT
Background: Inguinal hernia is the most common surgical pathology of childhood. Contralateral coincidence is reported to be 10%. No concrete diagnostic method has been described yet to identify inguinal sac in suspected cases or to evaluate the contralateral inguinal canal when hernia diagnosis is made. Objective: A prospective study was arranged aiming ultrasonographic examination of bilateral inguinal regions of children who were prediagnosed to have inguinal hernia. Material and Methods: The study consisted of 108 cases. Groups were divided into 3 according to ages; Group I; 0-24 month , Group II; 25-60 month, Group III; 61-180 months of age. Ultrasonographic visualization of inguinal canal exceeding 4 mm of diameter made us mark them as inguinal hernia. Patients prediagnosed to have inguinal hernia were operated on. Results were analized with respect to age, sex, site of hernia and degree of processus vaginalis diamater. Results: Total case number was 108 and mean age was 50,1 months (21 days to156 months), male to female ratio was 4,7 (89/19). Physical examination revealed 115, ultrasonographic examination 122, and intraoperatively 123 inguinal hernias were encountered. Ultrasonographic examination was misleading with two false negative and only one false positive. Avarage follow up was 2.3 years and in one case new hernia was seen on contralateral side in postoperative 4th month. Sensitivity of ultrasonographic imaging was 98.3% in Group I, 97.5% in Group II, and 100% in Group III. Average diameter of patent processus vaginalis was 8.3 mm (4.1-15) in ultrasonographically recognized hernia cases and was 2.8 mm (1.9-3.9) in non-hernia cases. Differences in diameter of patent processus vaginalis between the groups were statistically non-significant (p> 0.05). Conclusion: Ultrasonography is an effective, non-invassive, easy and reliable diagnostic method for childhood inguinal hernias.
Keywords: Kasık fıtığı, çocuk, ultrasonografi
Background: Inguinal hernia is the most common surgical pathology of childhood. Contralateral coincidence is reported to be 10%. No concrete diagnostic method has been described yet to identify inguinal sac in suspected cases or to evaluate the contralateral inguinal canal when hernia diagnosis is made. Objective: A prospective study was arranged aiming ultrasonographic examination of bilateral inguinal regions of children who were prediagnosed to have inguinal hernia. Material and Methods: The study consisted of 108 cases. Groups were divided into 3 according to ages; Group I; 0-24 month , Group II; 25-60 month, Group III; 61-180 months of age. Ultrasonographic visualization of inguinal canal exceeding 4 mm of diameter made us mark them as inguinal hernia. Patients prediagnosed to have inguinal hernia were operated on. Results were analized with respect to age, sex, site of hernia and degree of processus vaginalis diamater. Results: Total case number was 108 and mean age was 50,1 months (21 days to156 months), male to female ratio was 4,7 (89/19). Physical examination revealed 115, ultrasonographic examination 122, and intraoperatively 123 inguinal hernias were encountered. Ultrasonographic examination was misleading with two false negative and only one false positive. Avarage follow up was 2.3 years and in one case new hernia was seen on contralateral side in postoperative 4th month. Sensitivity of ultrasonographic imaging was 98.3% in Group I, 97.5% in Group II, and 100% in Group III. Average diameter of patent processus vaginalis was 8.3 mm (4.1-15) in ultrasonographically recognized hernia cases and was 2.8 mm (1.9-3.9) in non-hernia cases. Differences in diameter of patent processus vaginalis between the groups were statistically non-significant (p> 0.05). Conclusion: Ultrasonography is an effective, non-invassive, easy and reliable diagnostic method for childhood inguinal hernias.
Keywords: Kasık fıtığı, çocuk, ultrasonografi
.: İşlem Listesi