.: ORİJİNAL ARAŞTIRMA
İZMİR İLİ VEREM SAVAŞI DİSPANSERLERİNDE LATENT TÜBERKÜLOZ ENFEKSİYONU TEDAVİSİ
TREATMENT OF LATENT TUBERCULOSIS INFECTION IN TUBERCULOSIS DISPENSARIES IN IZMIR CITY
Turkiye Klinikleri Arch Lung. 2005;6(1):14-8
Makale Dili: TR
Tam Metin
ÖZET
İzoniazid ile latent tüberküloz enfeksiyonu (LTBE) tedavisinin uzun sürmesi ve hepatotoksisiteye neden olabilmesi, tedaviye uyumu ve başarıyı azaltmaktadır. Bu sorundan yola çıkarak, aktif akciğer tüberkülozlularla temas edenlerde LTBE tedavisinin uygulanma düzeyini ve karşılaşılan sorunları ortaya çıkarmak amacıyla İzmir ilindeki Verem Savaşı Dispanserleri'ne yönelik 20 soruluk bir anket çalışması yapılmıştır. Sorular, LTBE tedavisinin ne şekilde verildiği, hangi ilaçların kullanıldığı, olguların nasıl izlendiği ve karşılaşılan güçlükleri içeriyordu. Anketin gönderildiği 13 dispanserden dokuzu anketi doldurarak geri göndermiştir. Verilen yanıtlar değerlendirildiğinde; dispanserlerimizde temaslılara akciğer grafisi çekildikten sonra altı ay süreyle izoniazid verilerek LTBE tedavisi uygulandığı ve olguların düzenli izlendiği öğrenilmiştir. Tedaviye uyumsuzluk ile karşılaşma oranları %56'sında ara sıra, %44'ünde nadiren olarak belirtildi. Uyumsuzluğun nedenleri arasında sağlıklı olup da ilaç içmek zorunda olmak ve tedavinin uzun sürmesi ilk iki (%78) sırayı almakta, üçüncü sırada ise ilaç içmeyi unutma bulunmaktadır. LTBE tedavisi başlanıp kontrole gelmeyen olgular mutlaka yakını ve/veya telefon aracılığıyla dispansere çağırılmakta ve tedaviyi tamamlamaları sağlanmaktaydı. Dört dispanser temas edilen hastanın ilaç direncine bakmadan izoniazid, beşi izoniazid direnci bulunan hasta ile temas edenlerde rifampisin veya izoniazid+rifampisin kullanmaktadır. Fakat yalnızca beş dispanser, LTBE tedavisinde son beş yıl içinde (1-10 olguda) izoniazid dışında bir ilaç kullanmıştır. Rifampisin+pirazinamid ile kısa süreli LTBE tedavi rejimleri konusunda ise; iki dispanser izoniazid tedavisinin başarı ile uygulandığı, üçü uyumsuz kişilerde kullanılabileceği, dört dispanser de kısa süreli tedavilerin rutine girmesinin iyi olacağı görüşünü bildirmiştir. Sonuç olarak, izoniazid ile LTBE tedavisi ve izleminin dispanserlerimizde düzenli olarak uygulandığı gözlenmiştir. Ülkemizde TB ilaçlarına direnç oranlarının yüksek olduğu ve rifampisinin korunması gerektiği de göz önünde tutulduğunda rifampisin içeren kısa süreli rejimlerin yalnızca tedaviye uyum göstermeyen seçilmiş olgulara verilmesi uygun olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Latent tüberküloz enfeksiyonu; izoniazid; rifampisin; tüberkülozdan korunma; kemoprofilaksi
İzoniazid ile latent tüberküloz enfeksiyonu (LTBE) tedavisinin uzun sürmesi ve hepatotoksisiteye neden olabilmesi, tedaviye uyumu ve başarıyı azaltmaktadır. Bu sorundan yola çıkarak, aktif akciğer tüberkülozlularla temas edenlerde LTBE tedavisinin uygulanma düzeyini ve karşılaşılan sorunları ortaya çıkarmak amacıyla İzmir ilindeki Verem Savaşı Dispanserleri'ne yönelik 20 soruluk bir anket çalışması yapılmıştır. Sorular, LTBE tedavisinin ne şekilde verildiği, hangi ilaçların kullanıldığı, olguların nasıl izlendiği ve karşılaşılan güçlükleri içeriyordu. Anketin gönderildiği 13 dispanserden dokuzu anketi doldurarak geri göndermiştir. Verilen yanıtlar değerlendirildiğinde; dispanserlerimizde temaslılara akciğer grafisi çekildikten sonra altı ay süreyle izoniazid verilerek LTBE tedavisi uygulandığı ve olguların düzenli izlendiği öğrenilmiştir. Tedaviye uyumsuzluk ile karşılaşma oranları %56'sında ara sıra, %44'ünde nadiren olarak belirtildi. Uyumsuzluğun nedenleri arasında sağlıklı olup da ilaç içmek zorunda olmak ve tedavinin uzun sürmesi ilk iki (%78) sırayı almakta, üçüncü sırada ise ilaç içmeyi unutma bulunmaktadır. LTBE tedavisi başlanıp kontrole gelmeyen olgular mutlaka yakını ve/veya telefon aracılığıyla dispansere çağırılmakta ve tedaviyi tamamlamaları sağlanmaktaydı. Dört dispanser temas edilen hastanın ilaç direncine bakmadan izoniazid, beşi izoniazid direnci bulunan hasta ile temas edenlerde rifampisin veya izoniazid+rifampisin kullanmaktadır. Fakat yalnızca beş dispanser, LTBE tedavisinde son beş yıl içinde (1-10 olguda) izoniazid dışında bir ilaç kullanmıştır. Rifampisin+pirazinamid ile kısa süreli LTBE tedavi rejimleri konusunda ise; iki dispanser izoniazid tedavisinin başarı ile uygulandığı, üçü uyumsuz kişilerde kullanılabileceği, dört dispanser de kısa süreli tedavilerin rutine girmesinin iyi olacağı görüşünü bildirmiştir. Sonuç olarak, izoniazid ile LTBE tedavisi ve izleminin dispanserlerimizde düzenli olarak uygulandığı gözlenmiştir. Ülkemizde TB ilaçlarına direnç oranlarının yüksek olduğu ve rifampisinin korunması gerektiği de göz önünde tutulduğunda rifampisin içeren kısa süreli rejimlerin yalnızca tedaviye uyum göstermeyen seçilmiş olgulara verilmesi uygun olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Latent tüberküloz enfeksiyonu; izoniazid; rifampisin; tüberkülozdan korunma; kemoprofilaksi
ABSTRACT
Treatment of latent tuberculosis infection (LTBI) with isoniazid requires a prolong course of therapy and can cause hepatotoxicity, so the compliance to the therapy and success rate is low. Therefore, this study was designed to evaluate the feasibility of LTBI in dispensaries in Izmir city with the questionnaire including twenty questions. The questions were about the route of LTBI treatment, medications that are used, follow-up procedures and the difficulties in administrating the therapy. Among the 13 dispensaries, nine of them answered the questionnaires. When the answers were evaluated; it has been observed that after radiological examination, the household contacts were treated with isoniazid for six months and followed up regularly. Incompliance to the treatment was reported as 'sometimes' (56%) and 'occasionally' (44%). The first two reasons of the incompliance (78%) were the need to take medicine as a healthy person and prolonged course of medication and thirdly, to forget taking pills everyday. When the subject on LTBI therapy did not contact for the follow-up visits, he or she kindly invited to the dispensary by the help of a relative and/or phone calls, thus they have been encouraged to complete the therapy. Four dispensaries prescribed isoniazid regardless to the resistance of the contacted patient and five of them preferred rifampin or isoniazid+rifampin for the ones who had contacted with a patient having isoniazid resistance. However, in the recent five years only five dispensaries prescribed drugs other than isoniazid (for 1-10 subjects). In the questionnaires, they were also asked about the short course LTBI therapy with rifampin and pyrazinamide. Two of them mentioned that the treatment with isoniazid has been carried out successfully. It has been proposed to use rifampin+pyrazinamide in the incompliant subjects by three dispensaries, whereas four recommended using short course therapies routinely. In conclusion; LTBI treatment and follow-up with isoniazid are being applied regularly in our dispensaries. As the drug resistance rates are high in our country, short course therapies including rifampin must be used only in incompliant patients.
Keywords: Latent tuberculosis infection; isoniazid; rifampin; prevention of tuberculosis; chemoprophylaxis
Treatment of latent tuberculosis infection (LTBI) with isoniazid requires a prolong course of therapy and can cause hepatotoxicity, so the compliance to the therapy and success rate is low. Therefore, this study was designed to evaluate the feasibility of LTBI in dispensaries in Izmir city with the questionnaire including twenty questions. The questions were about the route of LTBI treatment, medications that are used, follow-up procedures and the difficulties in administrating the therapy. Among the 13 dispensaries, nine of them answered the questionnaires. When the answers were evaluated; it has been observed that after radiological examination, the household contacts were treated with isoniazid for six months and followed up regularly. Incompliance to the treatment was reported as 'sometimes' (56%) and 'occasionally' (44%). The first two reasons of the incompliance (78%) were the need to take medicine as a healthy person and prolonged course of medication and thirdly, to forget taking pills everyday. When the subject on LTBI therapy did not contact for the follow-up visits, he or she kindly invited to the dispensary by the help of a relative and/or phone calls, thus they have been encouraged to complete the therapy. Four dispensaries prescribed isoniazid regardless to the resistance of the contacted patient and five of them preferred rifampin or isoniazid+rifampin for the ones who had contacted with a patient having isoniazid resistance. However, in the recent five years only five dispensaries prescribed drugs other than isoniazid (for 1-10 subjects). In the questionnaires, they were also asked about the short course LTBI therapy with rifampin and pyrazinamide. Two of them mentioned that the treatment with isoniazid has been carried out successfully. It has been proposed to use rifampin+pyrazinamide in the incompliant subjects by three dispensaries, whereas four recommended using short course therapies routinely. In conclusion; LTBI treatment and follow-up with isoniazid are being applied regularly in our dispensaries. As the drug resistance rates are high in our country, short course therapies including rifampin must be used only in incompliant patients.
Keywords: Latent tuberculosis infection; isoniazid; rifampin; prevention of tuberculosis; chemoprophylaxis
.: İşlem Listesi