.: ORİJİNAL ARAŞTIRMA
Is the Halves Rule of Hypertension Valid in Edirne, Turkey?
Edirne'de Hipertansiyondaki Yarımlar Kuralı Geçerli mi?
Turkiye Klinikleri J Cardiovasc Sci. 2009;21(2):191-7
Makale Dili: EN
Tam Metin
ABSTRACT
Objectives: We aimed to find out the validity of the "halves rule of hypertension" and the efficacy of the life style modifications in management of hypertension in Edirne city. Material and Methods: We searched certain socio-economic and demographic features, physical activity levels, and some life style features of the 1936 subjects representing the population between 18-65 years in Edirne All of the subjects' systolic and diastolic blood pressures were measured. Utilization of health care services and details about their anti-hypertensive treatments were noted in subjects who were diagnosed as hypertensives before. Results: Among 1936 subjects, 275 (14.2%) had high blood pressure detected new (Unaware) and 249 of them (12.8%) were diagnosed as a hypertension patient before (Aware). Thre was no difference between two groups about their socioeconomical status, education year, smoking and alcohol consumption, and physical activity levels. Of the aware subjects 209 (83.9%) were receiving anti-hypertensive medication while 70 of them (28.1%) had optimum blood pressure levels. The mean systolic blood pressure was 4.5 mmHg and diastolic blood pressure was 3.4 mmHg lower in aware patients. There was no difference between the mean blood pressure measurements of the aware patients who were receiving medical treatment and adapting life style modifications compared with the other aware patients. There was no statistically difference between social economical status, educational year, smoking status and alchol consumption of these two groups (aware and unaware). Conclusion: It can be presumed that the halves rule of hypertension is valid in Edirne oppurtunistic blood pressure measurements and efficacy of the pharmacological therapy and the life style factor modification for hypertension patients must be increased among primary care.
Keywords: Hypertension, health promotion, primary health care
Objectives: We aimed to find out the validity of the "halves rule of hypertension" and the efficacy of the life style modifications in management of hypertension in Edirne city. Material and Methods: We searched certain socio-economic and demographic features, physical activity levels, and some life style features of the 1936 subjects representing the population between 18-65 years in Edirne All of the subjects' systolic and diastolic blood pressures were measured. Utilization of health care services and details about their anti-hypertensive treatments were noted in subjects who were diagnosed as hypertensives before. Results: Among 1936 subjects, 275 (14.2%) had high blood pressure detected new (Unaware) and 249 of them (12.8%) were diagnosed as a hypertension patient before (Aware). Thre was no difference between two groups about their socioeconomical status, education year, smoking and alcohol consumption, and physical activity levels. Of the aware subjects 209 (83.9%) were receiving anti-hypertensive medication while 70 of them (28.1%) had optimum blood pressure levels. The mean systolic blood pressure was 4.5 mmHg and diastolic blood pressure was 3.4 mmHg lower in aware patients. There was no difference between the mean blood pressure measurements of the aware patients who were receiving medical treatment and adapting life style modifications compared with the other aware patients. There was no statistically difference between social economical status, educational year, smoking status and alchol consumption of these two groups (aware and unaware). Conclusion: It can be presumed that the halves rule of hypertension is valid in Edirne oppurtunistic blood pressure measurements and efficacy of the pharmacological therapy and the life style factor modification for hypertension patients must be increased among primary care.
Keywords: Hypertension, health promotion, primary health care
ÖZET
Amaç: Bu çalışmada Edirne'de hipertansiyondaki yarımlar kuralının geçerliliği ve hipertansiyon yönetiminde yaşam tarzı değişikliklerinin etkinliği araştırılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Edirne'de 18-65 yaşları arasındaki popülasyonu temsil eden 1936 olguda hipertansiyonla ilişkilendirilmiş çeşitli sosyoekonomik ve demografik özellikler, fiziksel aktivite düzeyleri araştırılmıştır. Tüm olguların sistolik ve diyastolik kan basınçları ölçülmüş, daha önceden hipertansiyon tanısı almış olguların aldıkları sağlık hizmetleri, kullandıkları antihipertansif tedaviler araştırılmıştır. Bulgular: 1936 olgudan, 275 (%14.2)'inin kan basıncı yeni yüksek olarak bulunurken (farkında değil), 249 (%12.8) olgu daha önceden hipertansiyon tanısı almıştı. Hipertansiyon tanısı alan olguların 209 (%83.9)'u en az bir antihipertansif ilaç kullanıyorken, 70 (%28.1)'inin kan basıncı regüleydi. Hasta olduğunun farkında olan olguların farkında olmayanlara göre ortalama sistolik basınçları 4.5 mm Hg ve diyastolik kan basınçları 3.4 mmHg daha düşüktü. Medikal tedavi alan ve yaşam tarzı değişikliklerini uygulayan tanı almış hastaların kan basınçları ile diğer farkında hastalar arasında bir fark bulunamadı. Her iki grup arasında sosyoekonomik durum, eğitim yılı, sigara ve alkol tüketimi açısından istatistiksel bir fark bulunamadı. Sonuç: Edirne'de tedavi alma hariç, hipertansiyondaki yarımlar kuralı geçerli olabilir. Birinci basamakta fırsatçı kan basıncı ölçümleri ve hipertansiyon hastaları için farmakolojik terapi ve yaşam tarzı değişiklilerinin etkinliği arttırılmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Hipertansiyon, sağlığın geliştirilmesi, birinci basamak sağlık bakımı
Amaç: Bu çalışmada Edirne'de hipertansiyondaki yarımlar kuralının geçerliliği ve hipertansiyon yönetiminde yaşam tarzı değişikliklerinin etkinliği araştırılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Edirne'de 18-65 yaşları arasındaki popülasyonu temsil eden 1936 olguda hipertansiyonla ilişkilendirilmiş çeşitli sosyoekonomik ve demografik özellikler, fiziksel aktivite düzeyleri araştırılmıştır. Tüm olguların sistolik ve diyastolik kan basınçları ölçülmüş, daha önceden hipertansiyon tanısı almış olguların aldıkları sağlık hizmetleri, kullandıkları antihipertansif tedaviler araştırılmıştır. Bulgular: 1936 olgudan, 275 (%14.2)'inin kan basıncı yeni yüksek olarak bulunurken (farkında değil), 249 (%12.8) olgu daha önceden hipertansiyon tanısı almıştı. Hipertansiyon tanısı alan olguların 209 (%83.9)'u en az bir antihipertansif ilaç kullanıyorken, 70 (%28.1)'inin kan basıncı regüleydi. Hasta olduğunun farkında olan olguların farkında olmayanlara göre ortalama sistolik basınçları 4.5 mm Hg ve diyastolik kan basınçları 3.4 mmHg daha düşüktü. Medikal tedavi alan ve yaşam tarzı değişikliklerini uygulayan tanı almış hastaların kan basınçları ile diğer farkında hastalar arasında bir fark bulunamadı. Her iki grup arasında sosyoekonomik durum, eğitim yılı, sigara ve alkol tüketimi açısından istatistiksel bir fark bulunamadı. Sonuç: Edirne'de tedavi alma hariç, hipertansiyondaki yarımlar kuralı geçerli olabilir. Birinci basamakta fırsatçı kan basıncı ölçümleri ve hipertansiyon hastaları için farmakolojik terapi ve yaşam tarzı değişiklilerinin etkinliği arttırılmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Hipertansiyon, sağlığın geliştirilmesi, birinci basamak sağlık bakımı
.: İşlem Listesi