2 Ardışık Olguda, Kolorektal Epitelyal Neoplazmlar İçin Yapılan Endoskopik Submukozal Diseksiyonun Sonuçları
2 Ardışık Olguda, Kolorektal Epitelyal Neoplazmlar İçin Yapılan Endoskopik Submukozal Diseksiyonun Sonuçları
Makale Dili: TR
ÖZET
Kolorektal yerleşimli gastrointestinal neoplazmların tedavisinde yeni bir endoluminal cerrahi yöntem olan endoskopik submukozal diseksiyonun (ESD) klinik sonuçları rapor edildi. Metotlar: Preoperatif mukozal veya hafif submukozal invazyonlu neoplazm tanısı almış 186 ardışık hastadaki 200 kolorektal epitelyal neoplazm'a ESD uygulandı. İlaveten, bu neoplazmlar arasında büyük boyutta olanlar, submukozal fibrozis ile birlikte olanlar ve intestinal katlantılar üzerinde yerleşmiş olanlar da mevcuttu. Terapötik etkinlik ve güvenlik değerlendirildi. Bulgular: Hedef alınan lezyonlar 102 adenom, 72 noninvaziv karsinom ve 26 invaziv karsinomdan oluşuyordu. Yedi lezyon (%3.5) ESD sonrası, histolojik olarak, nodal metastaz için yüksek riskli olarak kabul edildi. "En bloc" (bütünüyle) rezeksiyon oranı %91.5 (183/200), tümörden arındırılmış lateral/bazal marjin ile birlikte "en bloc" rezeksiyon (R0 rezeksiyon) oranı %70.5 (141/200) idi. ESD sonrası gelişen hematokezya nedeniyle 2 lezyonda (%1) acil kolonoskopi gerekti. ESD esnasında oluşan onbir (%5.5) erken perforasyon olgusu konservatif olarak başarıyla tedavi edildi, ancak bir (%0.5) gecikmiş perforasyon olgusunda laparotomi yapılması gerekti. Çok-parçalı rezeksiyon yapılan ve kolonoskopi ile başarılı olarak takip edilen (medyan takip süresi 18 ay; aralık, 12-60 ay) 111 tümörün ikisinde (%1.8), ESD sonrası 2 ve 21. aylarda lokal rekürrens saptandı. Non-invaziv veya invaziv karsinomu olan 77 hastada, herhangi bir lenf nodu metastazı veya uzak metastaz saptanmadı (medyan takip süresi 24 ay; aralık, 6-74 ay). Sonuçlar: ESD, umut verici sonuçları ile kolorektal bölgede uygulanabilir bir yöntemdir. Ancak, risk ve yararları birlikte ele alındığında, submukozal fibrozisle birlikte olan neoplazmlar veya büyük düz neoplazmların bazı subgruplarında, parça parça endoskopik rezeksiyon veya kolorektal rezeksiyon daha uygun olabilir.
Kolorektal yerleşimli gastrointestinal neoplazmların tedavisinde yeni bir endoluminal cerrahi yöntem olan endoskopik submukozal diseksiyonun (ESD) klinik sonuçları rapor edildi. Metotlar: Preoperatif mukozal veya hafif submukozal invazyonlu neoplazm tanısı almış 186 ardışık hastadaki 200 kolorektal epitelyal neoplazm'a ESD uygulandı. İlaveten, bu neoplazmlar arasında büyük boyutta olanlar, submukozal fibrozis ile birlikte olanlar ve intestinal katlantılar üzerinde yerleşmiş olanlar da mevcuttu. Terapötik etkinlik ve güvenlik değerlendirildi. Bulgular: Hedef alınan lezyonlar 102 adenom, 72 noninvaziv karsinom ve 26 invaziv karsinomdan oluşuyordu. Yedi lezyon (%3.5) ESD sonrası, histolojik olarak, nodal metastaz için yüksek riskli olarak kabul edildi. "En bloc" (bütünüyle) rezeksiyon oranı %91.5 (183/200), tümörden arındırılmış lateral/bazal marjin ile birlikte "en bloc" rezeksiyon (R0 rezeksiyon) oranı %70.5 (141/200) idi. ESD sonrası gelişen hematokezya nedeniyle 2 lezyonda (%1) acil kolonoskopi gerekti. ESD esnasında oluşan onbir (%5.5) erken perforasyon olgusu konservatif olarak başarıyla tedavi edildi, ancak bir (%0.5) gecikmiş perforasyon olgusunda laparotomi yapılması gerekti. Çok-parçalı rezeksiyon yapılan ve kolonoskopi ile başarılı olarak takip edilen (medyan takip süresi 18 ay; aralık, 12-60 ay) 111 tümörün ikisinde (%1.8), ESD sonrası 2 ve 21. aylarda lokal rekürrens saptandı. Non-invaziv veya invaziv karsinomu olan 77 hastada, herhangi bir lenf nodu metastazı veya uzak metastaz saptanmadı (medyan takip süresi 24 ay; aralık, 6-74 ay). Sonuçlar: ESD, umut verici sonuçları ile kolorektal bölgede uygulanabilir bir yöntemdir. Ancak, risk ve yararları birlikte ele alındığında, submukozal fibrozisle birlikte olan neoplazmlar veya büyük düz neoplazmların bazı subgruplarında, parça parça endoskopik rezeksiyon veya kolorektal rezeksiyon daha uygun olabilir.
ABSTRACT
The clinical outcomes for endoscopic submucosal dissection (ESD), a novel endoluminal surgery for gastrointestinal neoplasm in the colorectum, are reported. Methods: ESD was performed on 186 consecutive patients with 200 colorectal epithelial neoplasms who had preoperative diag-noses of mucosal or slight submucosally invasive neoplasms. In addition, these could be of large size, with submucosal fibrosis, or located on an intestinal fold. The therapeutic efficacy and safety were assessed. Results: The targeted lesions consisted of 102 adenomas, 72 noninvasive carcinomas, and 26 invasive carcinomas. Seven lesions (3.5%) were histologically considered to be at substantial risk for nodal metastasis after ESD. The rate of en bloc resection was 91.5% (183/200), and en bloc resection with tumor-free lateral/basal margins (R0 resection) was 70.5% (141/200). Two lesions (1%) required emergency colonoscopies as a result of hematochezia after ESD. Eleven (5.5%) immediate perforations that occurred during ESD were successfully man-aged conservatively, but 1 (0.5%) delayed perforation required laparotomy. Two multiple-piece resections of 111 tumors (1.8%), which were successfully followed by colonoscopy (me-dian follow-up, 18 months; range, 12-60 months), were found as locally recurrent tumors 2 and 21 months after ESD. No lymph node or distant metastasis was detected in 77 patients with non-invasive or invasive carcinoma (median follow-up, 24 months; range, 6-74 months). Conclusions: ESD is applicable in the colorectum with promising results. However, when considering the risks and benefits, piecemeal endoscopic resection or colo-rectal resection might be more appropriate for some subgroups of large flat neoplasms or those with submucosal fibrosis.
The clinical outcomes for endoscopic submucosal dissection (ESD), a novel endoluminal surgery for gastrointestinal neoplasm in the colorectum, are reported. Methods: ESD was performed on 186 consecutive patients with 200 colorectal epithelial neoplasms who had preoperative diag-noses of mucosal or slight submucosally invasive neoplasms. In addition, these could be of large size, with submucosal fibrosis, or located on an intestinal fold. The therapeutic efficacy and safety were assessed. Results: The targeted lesions consisted of 102 adenomas, 72 noninvasive carcinomas, and 26 invasive carcinomas. Seven lesions (3.5%) were histologically considered to be at substantial risk for nodal metastasis after ESD. The rate of en bloc resection was 91.5% (183/200), and en bloc resection with tumor-free lateral/basal margins (R0 resection) was 70.5% (141/200). Two lesions (1%) required emergency colonoscopies as a result of hematochezia after ESD. Eleven (5.5%) immediate perforations that occurred during ESD were successfully man-aged conservatively, but 1 (0.5%) delayed perforation required laparotomy. Two multiple-piece resections of 111 tumors (1.8%), which were successfully followed by colonoscopy (me-dian follow-up, 18 months; range, 12-60 months), were found as locally recurrent tumors 2 and 21 months after ESD. No lymph node or distant metastasis was detected in 77 patients with non-invasive or invasive carcinoma (median follow-up, 24 months; range, 6-74 months). Conclusions: ESD is applicable in the colorectum with promising results. However, when considering the risks and benefits, piecemeal endoscopic resection or colo-rectal resection might be more appropriate for some subgroups of large flat neoplasms or those with submucosal fibrosis.
.: İşlem Listesi